6 Ekim 2009 Salı

Sinek Sarayı...



Anadolu’nun bir çok yöresinde ufak ufak kesilmiş kumaş parçalarının iplere dizilerek yapıldığı, ilkel bir yaratıcılık örneğidir sinek sarayı… Özellikle kara sinekleri uzaklaştırmakta kullanılan sinek sarayı, günümüzde pek kullanılmamaktadır. Bende  hem eski kumaş parçalarını değerlendirmek hem de kurumuş mısır yapraklarını sonbahar temasıyla buluşturup yeni fikirlere yol açar ümidiyle bir sinek sarayı yapmaya karar verdim.


İsterseniz sinek sarayının hikayesinden ve altında yatan yaratıcı zekadan biraz bahsedeyim size… Anadolu insanının zekası, özellikle renkli kumaş parçalarının dikkat çekici yanını bu derece akıllıca kullanarak kendini göstermektedir. Sineklerin algı mekanizmalarını renkli kumaşlarla tarumar edip kendine çeken sinek sarayı, sineklerin “dön dolaş ama benden ayrılma” sloganıyla sinekleri, adeta hipnoz eden bir özelliğe sahip. Adından da anlaşılacağı gibi, sinek sarayı asıldığı mekanlarda sinekleri kendine çekerek onların buradan ayrılmamalarını da sağlıyor. Böylelikle sinekler de uzaklaştırılmış oluyor. Belki kesin çözüm değil ama akıllıca olduğu kesin…






Bende kurumuş mısır yapraklarını muska halinde katlayıp sıcak silikonla yapıştırdım. Yine üçgen formlar halinde kestiğim renkli kumaş parçalarını bir tarafta hazır ettim. Ardından mısır muskaları ve kumaş parçalarını sıra ile keten iplere çuvaldız yardımı ile dizdim… Yine mısır yaprağı ile sardığım bir çembere bunları bağladım.
Dekoratif bir görüntü yaratma endişesi içinde nasıl yaparım? Diye düşünür dururken işte böyle bir şey çıktı ortaya…
Sizde buna benzer şeyler yaparak hem dekoratif bir görüntü yaratır hem de sinekleri kendinizden uzaklaştırmış olursunuz…







2 yorum:

  1. Yine harikalar çikarmissiniz;)Ne kdr çok misir yapraginiz varmis dedim kendi kendime. O kdr çok sey yaptiniz gene de bitmedi:)
    Sinek sarayini da ogrenmis bulunuyorum bu sayede:)
    Sevgilerimle

    YanıtlaSil
  2. Jaensue, teşekkür ederim...
    Mısır yapraklarım artık bitti :)) Bunlar sonuncularıydı...

    YanıtlaSil

Sen de dök içini...