8 Kasım 2009 Pazar

Anadolunun Mucitleri...




Karadeniz yöresinde yaygın bir şekilde görülen ve günümüzde bile hala kullanılmaya devam eden ve kendi deyimimle ilkel el mikseri olarak nitelendirdiğim bir mutfak aracı ile sizi tanıştırma gayesindeyim efendim!
Tarih boyunca ilkel yöntemlerle hayatlarını kolaylaştırma endişesi içinde olan insanlar; buldukları çözümlerle bir nebze de olsa daha konforlu hayat yaşama mücadelesi vermişler. Bunu aleniyete dökecek o kadar çok sayısız örnek var ki; anlat anlat bitmez…

Anadolu insanının zekası ve hayatı kolaylaştırmak konusunda yapmış olduğu çözümlere ait bir örnek ile karşıkarşıyayız…




Neden mi? Çünkü bu anlatılmaz yaşanır cinsinden bir şey…
Her konuda özenip onlar gibi olmaya çalıştığımız Avrupa insanı, Anadolu’nun dip köşelerine saklanmış bu ve buna benzer şeylerle karşılaşsa eminim ki tarumar olup, kişiliksiz kalır ve akabinde de derin hüzünlere gark olur!
Karadeniz de rastlayıp, kullanacağımdan değil ama orijinal bulduğumdan dolayı alıp bir kenarda baş köşeyi bahşettiğim bu ilkel el mikseri hakkında bir tanıtım kampanyasına önderlik edeceğim sanırım…




İlk gördüğümde bu ne işe yarar diye sorup, yok artık diyerek suratımda ki apışıp kalma(tabir-i caizse) ifadesini gizlemeye çalıştığım ve aldığım cevap ile merak dürtümü tatmin etme yolunda peşi sıra sorular sorduğum o an, unutulması güç bir zaman dilimi olarak geçmişime kazındı.



Tahmin edeceğiniz üzre; sıvı haldeki karışımlara pürüzsüz bir kıvam kazandırmak için; iki el arasına şıkıştırılıp, süratli bir şekilde çevrilerek çırpma işleminin gerçekleştirildiği bir araç bu.
Çam ağaçlarının fizlizlenmiş uç kısmından yapılıyor ve özellikle Karadeniz yöresinde kaldirik diye nitelendirilen bir otun çorbasının yapımında kullanılıyor. Tabi dileyen bunu istediği her şeyin yapımında kullanabilir. Ama anlatılana göre sırf bu çorbanın yapımı için geliştirilmiş bir araç bu…


Ispıt, ispit, galdirik, kaldırık, sığırdili
( Trachystemon orientalis, Syn. Borago constantinopolitana, Boraginaceae familyası )


Eee yeri gelmişken kaldirikten otu ile ilgili birkaç görsel paylaşmadan olmaz… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde iken tadına bakma fırsatı yakaladığım bu ilginç bitki gerçektende lezzetli bir bünyeye sahip. Yolunuz bir gün Karadeniz yöresine düşerde, tam o anda da kaldirik mevsimine denk gelirseniz mutlaka bir fırsatını bulun ve ilerde kaldirik yedim demek için kaldirik yiyin…

Kaldiriği aranızda farklı amaçlar için kullanmak isteyenler de olabilir tabi. İlla ilerde kaldirik yedim demek için yemek  zorunda değilsiniz! Merak edenler için;

Nelere faydası vardır?
- Ter atıcıdır.
- İdrar söktürücüdür.
- Balgamı söktürür.
- Boğaz ağrılarına iyi gelir.
- Öksürüğü gidermede etkilidir.
- Anti-depresif etkilidir.




13 yorum:

  1. fireği yada ereği gibi birşey diyorlar buna benzer böle ip eğirmekte kullanılıyor onlardan sandım önce baktım baktım. nasıl ip dolancak çıkacak nasıl sarılcak derken kafa yordum sonra okudum. Karadenizde ağaç çok yoksa tek tük olan yerlerde çamların tepe filizlerini bu ağaç mikseri yapmak için kesmeye kıyamaz insan.

    YanıtlaSil
  2. d@li, bende ilk gördüğümde algılamakta oldukça zorlanmıştım. Uzun uzun bakıp senaryolar yazmıştım, nedir bu acep diye... Sonra ne olduğu anlatılınca çözdüm olayı.
    :)

    YanıtlaSil
  3. Şule, yorumunuz için ben teşekkür ederim.
    :)

    YanıtlaSil
  4. Eski evlerde, köy evlerinde özellikle görmüştüm. Ayran yaparken kullanırlardı. Nostalji oldum şimdi.

    Kaldirik biz de pek severiz. Yumurtalı, sarımsaklı mhhmmmhh

    YanıtlaSil
  5. oha bir şey öğrendim tekrar.

    YanıtlaSil
  6. sesiber, ayran yapımında bende kullandım. Oldukça başarılı o konuda :))
    Kaldirik anlatılmaz yaşanır zaten :)

    YanıtlaSil
  7. seyrekzamanlar, öğrenmenin yaşı yok demişler...
    :))

    YanıtlaSil
  8. Kaldirik i ben de tattım ama yorumlamayacağım.Çiğ otları çokk sevsem de pişmişleriyle aram yok (MÖÖÖÖ)yanlış anlaşılmasın çiğ seven ben.
    Kaldirike hodan da deniyormuş galiba yanlış hatırlamıyorsam.
    Değersiz sandığımız değerlileri gözümüze gönlümüze hatırlattığın için tekrar tekrar teşekkürler.
    devam et lütfen.Çok önceden beri aşina olduğum bu aletin üstünde hiç düşünmemişim.nekadar haklısın...

    YanıtlaSil
  9. Nalan öğretmenim, bu güzel paylaşımınız için teşekkürler... Anlatmayı, hatırlatmayı istediğim o kadar çok şey var ki aslında; keşke günler 24 saatle sınırlı olmasa...

    :)

    YanıtlaSil
  10. Gayet bilgilendirici bir yazı olmuş, ne o aleti bilirim, ne bkaldirik yedim, ama bu kadar yorum gelince merak ettim valla:) Yazın karadenize gitme gibi bir planım var, kaldirikde yiycem, ilkel el mikserinden ayranda içecem:))

    YanıtlaSil
  11. krizantem, teşekkürler... Umarım kaldirik ve el mikseri ile rastlaşırsınız.
    :))

    YanıtlaSil
  12. Nereden nereye....Anadoluda sinek sarayı diye tabir edilen bir düzeneği ve görselleri araştırırken, blogunuz çıktı karşıma. Çok da iyi oldu, keyifle okuyorum ne var ne yoksa :))
    Sinek sarayıyla ilgili görsel ya da bilgiye sahipseniz, paylaşabilirmisiniz,

    YanıtlaSil
  13. Lale hanım yorumunuz için teşekkürler... Okuduklarınızdan keyif alıyor olmanıza sevindim.

    Sinek sarayı hakkında ise;
    http://methods-methods.blogspot.com/2009/10/sinek-sarayi.html da paylaştıklarımdan farklı bir görsele yada bilgiye sahip değilim ne yazık ki.

    Blogumda paylaştığım örnek tahmin edeceğiniz üzre; sinek sarayının yorumlanmış hali. Anadolu da bunu eski kumaş parçaları ile yapıyorlar. Tek farkı bu... Bu konuda size yardımcı olmayı çok isterdim fakat bildiklerim bunlardan ibaret.

    YanıtlaSil

Sen de dök içini...